Evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennemden kurtuluş olan Ramazan ayına bizleri kavuşturduğu için rabbimize hamdolsun. 
Bu sene rahmet ayına buruk girdik. Bütün dünyayı etkisi altına alan COVİD-19 salgını nedeniyle 11 ayın sultanı olan Ramazan’ı;  bu kutlu misafiri evlerimizde ağırlayacağız. Sofralarımız misafirsiz kalacak, teravih namazları camilerde kılınmayacak, bizleri mahallemizde coşkuyla bir araya getiren sokak iftarları da düzenlenmeyecek. Ama bizler bugünlerin de geçeceğine ve millet olarak bu zor günlerinde üstesinden geleceğimize olan inancımızla bu kutlu misafiri en güzel şekilde ağırlamaya çalışacağız.
Diyanet İşleri Başkanlığı her sene Ramazan ayında toplumsal duyarlılık ve farkındalık oluşturmak için bir tema belirlemekte. Bu sene Ramazan’ın teması ise ‘’Ramazan ve Sorumluluk Bilinci’’ olarak belirlenmiş. Çokta isabetli olmuş. 
Yüce Allah insana akıl ve irade nimetini bahşederek onu diğer varlıklardan ayırt etmiştir. İlahi kitabında: ‘’İnsan kendisinin başıboş bırakılacağını mı zanneder?’’ (Kıyamet Suresi, 36)  buyurarak ona sorumluluk sahibi bir varlık olduğunu hatırlatır. 
Peki, insanın sorumluluk alanlarına neler girer?
İnsan öncelikli olarak kendisi yaratana karşı sorumludur. Allah’ın varlığını ve birliğini tanımalı, O’nun emir ve yasaklarına dikkat ederek, ahireti hesaba katarak yaşamalıdır. Sevgili Peygamberimiz bir hadisi-i şeriflerinde:  ‘’Allah’ın kulları üzerindeki hakkı, insanların O’na kulluk etmeleri ve hiçbir şeyi O’na ortak koşmamalarıdır. Bunu yaptıkları takdirde kulların Allah üzerindeki hakkı ise Allah’ın onlara azap etmemesidir.’’ (Buhâri, Tevhid, 1)
İnsanın bir diğer sorumluluk alanı kendisidir. İnsan kendisine emanet olarak verilen, beden ve akıl emanetine de sahip çıkmalı, ruh ve beden sağlığına zarar verecek her türlü davranıştan kaçınmalıdır. 
Yine insan ailesine, içinde bulunduğu topluma karşı da sorumludur. Sadece bunlara değil, bitkilere, hayvanlara kısacası bütün bir kâinata karşı sorumludur. Özellikle zor zamanlar yaşadığımız bu günlerde, salgınla ilgili alınması gereken her türlü tedbire riayet etmekte sorumluluğumuzun bir gereğidir.
İçinde yaşadığımız modern çağda maalesef insanlar sorumluluklarını unutur hale geldiler. Yalnızlığa terk edilen anne babalar, nice zorluklarla kurulup çok çabuk dağılan yuvalar, her geçen gün daha da kirlenen doğa, dünya üzerinde yaşanan açlık ve savaşlar, yok olmaya yüz tutmuş insani ilişkiler ve bunların da ötesinde Rabbiyle arasına sürekli mesafe koyan insanlık… Bunlar hep insanın sorumsuzluğunun neticeleri.  
İşte Ramazan, bütün bu sorumluluklarımızı hatırlamamız açısından eşsiz bir fırsattır. Ramazan muhasebe ayıdır. Ramazan Kur’an, oruç ve sabır ayıdır. Tevbe ile arınma, bağışlanmak için vesileler arama mevsimidir. Ramazan yoksulu gözetme, birlik ve beraberliğimizi perçinleme ayıdır. 
Bu vesileyle rahmet, mağfiret ve kurtuluş iklimi Ramazan ayının içinde bulunduğumuz zor zamanlardan  kurtuluşa ve bütün insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Halis KURU